Osman Evcan
1959 Samsun doğumlu Osman Evcan, toplamda 41 yılını cezaevinde geçirmiş anarşist bir tutukludur. 1992'de yasa disi sol örgüte üye olmak suçlamasıyla 30 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 1980-1989 yılları arasında da 9 yıl hapis yattı. 2003 yılında anarşist fikirleri benimseyen Osman Evcan aynı zamanda vegan oldu ve hayvan kurtuluş mücadelelerine icerden destek vermekte.
Osman Evcan'ın mahkûmiyeti sırasında ülke çapında birçok farklı cezaevlerinde hapsedildi. Hayatını, otoriter şiddete ve özellikle hapishanenin hiyerarşik yapısının sistematik bir parçası olan şiddet ve baskıya karşı savaşarak kurmuş ve halen hapishanenin baskıcı zihniyetine karşı mücadelesini, anarşist vegan bir perspektifle, bir adım bile geri atmadan sürdürmektedir.
Osman Evcan'ın ilk yakıcı eylemi, 2011'de cezaevinde vegan beslenmek için 42 gün süren açlık grevi oldu. Açlık grevi sırasında dünyanın her yerinden ve Türkiye'den anarşistler, hayvan özgürlükçüleri Osman'ın cezaevinde vegan gıdaya erişim mücadelesine destek verdi. 42 günlük açlık grevinin ardından hükümet boyun eğdi ve vegan ve vejeteryan tutsaklar için düzenlemeler yaptı: “Vegan veya vejeteryan tutsakların talepleri, nafaka ile sınırlı olduğu sürece kabul edilecektir.” diye karar kılındı.
Tüm anarşistlerin, hayvan özgürlükçülerinin ve siyasi tutsakların bu zaferinden sonra Osman, cezaevinde kaldığı süre boyunca anarşist mücadelenin içinde olmaya devam etti. Hapishane dışında LGBT, Hayvan Özgürlüğü, Kadın Hakları, Anti-Emperyalist mücadeleleri destekledi ve her yıl 3 gün boyunca her 'kurban bayramında' hayvan katliamını protesto etmek için açlık grevleri yaptı. İktidarın baskılarına rağmen doğayı, etnik ve farklı kimlikleri destekleyen yazılar kaleme almış ve halen hapishanede elinden geldiğince siyasi mücadelesini sürdürmektedir.
Hem kapitalist hem de sosyalist sistem varlık biçimlerinin devletçi ve sömürgeci oluşumlar olduğunu söyleyerek kendi geçmişini ve sistemi eleştirdi. Kendi sözlerini aktaracak olursak: “Veganizm sadece bir kapitalizm karşıtlığı değildir, aynı zamanda sosyalizm karşıtlığını da içerir. Veganlık medeniyet zıtlığıdır. Veganizm teknolojik yıkıma, şiddete, insan türünün doğaya ve kendine yabancılaşmasına, ekolojik yağmalara, kirliliğe, sömürgeciliğe, küresel ısınmaya karşı topyekûn bir tavır içindedir. Medeniyet eylemi, devletçi örgütlenme biçimleriyle ortak bir tarihe sahiptir. İlkel-basit tarihten başlayarak binlerce yıldır devam eden modernleşme sürekliliği ile ulus devlete dönüşen bir devlet yetiştirme süreci fikri, medeniyetin bir sonucudur. Birbirini üreten bu süregelen, birbirini güçlendiren olguları birbirinden ayıramayız. Veganlık herkese karşı radikal bir tavırdır…”
Kocaeli 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde kendisine yönelik baskılar artarak devam etti. Haziran 2015'te 33 günlük açlık grevinin ardından vegan gıda kaynaklarını bir adım öteye taşıyarak cezaevleri dışından vegan gıda alma hakkını elde etti. Hapishane yönetimi keyfi sebeplerle bu kazancı gasp etti. Açlık grevine 10 Kasım 2015'ten bu yana devam eden Osman Evcan, Aralık 2015 sonundaki mücadeleyi kazandı.
*Osman Evcan yakın bir zaman içerisinde aramızda olabilir. Bu yılın Eylül ayında serbest bırakılabilir. En kötü ihtimal ise 2028 yılı